Meri Komorosano, Galatasaray Meydanı’na 100 metre uzaklıktaki Beyoğlu Kaymakamlığı’na seğirtirken “Heyecanlandım ya, bu yol gözümde daha da büyüyor” diyor. O 100 metre, 23 yıllık bir haksızlığa ve nihayet bir hakkın teslimine denk düşüyor. Komorosano’nun bugün hayatta olmayan babasının vakıf başkanlığını üstlendiği Galata Rum İlkokulu binası, Hazine tarafından dün asıl sahiplerine, yani Türkiyeli Rumlara devredildi. Gayrimüslim mallarının geri verileceğinin açıklanmasının ardından ilk tapu alınmış oldu.
Çikolatayla ziyaret
Komorosana, 1989’da vakfın gelir kaynağı olan 4’ü altında, 3’ü Tophane’de 7 dükkânla birlikte Hazine tarafından el konulan binanın tapusunu almak üzere, elinde bir çikolata kutusu ile saat 11.30’da Beyoğlu Kaymakamlığı’nın önündeydi. Yanında Vakıflar Meclisi üyesi Avukat Laki Vingas da vardı.
Komorosano çok heyecanlıydı. Zira 1853’te Galatalı Rumların kendi emekleriyle temelini atıp tam 30 yıl sonra, 1883’te hizmete açabildiği okulda, Niğde’den İstanbul’a göçen babası Sokrat ve annesi de İrini okumuş, şimdi hayatta olmayan ablası Kiça ise anaokulu öğretmenliği yapmıştı. Halen Yunanistan’da yaşayan ağabeyi Maksimos da bu sıradalardan geçmişti.
Bugün 60 yaşını süren iki çocuk annesi Meri Komorosano, okulun 40 yıl önceki halini, koridorlardaki çocuk koşuşturmalarını, Rumca şarkıları dün gibi anımsıyordu. 1985’te öğrencisizlikten hizmete ara veren okul, 1996’da yeniden açıldıysa da kira gelirinden mahrum olduğu için 2007 yılında tümüyle kapanmıştı.
Çocuk müzesi açılacak
Komorosano’nun tapuyu aldıktan sonraki ilk sözü, “Bu bizim için bir rüyaydı” şeklinde oldu.
Komorosano, artık öğrencisi kalmayan okul binasını kültür merkezine dönüştüreceklerini anlatıyor. İKSV ile anlaştıklarını, gelecek ekim ayında bir bienale ev sahipliği yapacaklarını belirtiyor. Binanın, anaokulu olarak kullanılan üst katında ise çocuk müzesi açacaklarını kaydediyor.
Türkiyeli Rumların önde gelen isimlerinden Laki Vingas da Komorosano ile aynı sevinci paylaşıyor. Karaköy’ün bir liman olduğunu, bu semtteki okulun da gerçek limanına nihayet yanaştığını belirterek, “O bina, ait olduğu topluma döndü” diyor.
Bu ilk başvuru, ilk tapu
5737 Sayılı Kanun’un geçici 11. maddesinin kabulü ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın gayrimüslim mülklerinin iade edileceğini açıklaması ile Karaköy’deki Galata Rum İlkokulu için umut doğmuştu. Komorosano, 25 Ekim 2011’de Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne başvurdu. Bu, ilk başvuruydu.
VGM geçen ay binayı iade etme kararı aldı. Nihayet dün devir işlemi gerçekleşti. Galata Rum İlkokulu binası, altındaki dört dükkânla birlikte vakfa devredildi. Komorosano, tapusunu Beyoğlu Tapu Müdürü Betül Ekin’den aldı. Ve böylelikle 11 Nisan 1989’da başlayan utanca 22 Mart 2012’de son verildi.
25 vakıf başvurdu sırada Süryaniler var
Vakıflar Meclisi üyesi olan Laki Vingas, Galata Rum İlkokulu’ndan yanı sıra Mardin’de Süryani Katolik Cemaati’ne ait 4 gayrimenkulün de sahiplerine iadesinin karara bağlandığını kaydediyor. Vingas, 25 ayrı vakfın 75 kadar mülke ilişkin başvurusunun bulunduğunu belirterek, “Kanuna göre başvurusu yapılmış her mülk, sahiplerine iade edilecektir, kuşku olmasın” diyor.
Türkiye, 1936’da gayrimüslimlerin vakıflarının ellerindeki mülkleri beyan etmelerini istemişti. Ne var ki 1972 yılına ait bir Yargıtay kararı ile 1936 beyannamesinde belirtilmeyen veya daha sonra vakıflar tarafından elde edilen mülklerin Hazine’ye devri kararlaştırıldı.
4 yıl önce 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun Geçici 11. Maddesi’nde değişikliğe gidilerek, Hazine’ye, Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne, belediyeye ya da il özel idaresine devredilmiş mülklerin iadesi, üçüncü kişilere geçen mülklerin de rayicinin devlet tarafından ödenmesi kararlaştırıldı.
postagazetesi.com, 24 Mart 2012