Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, İstanbul'da düzenlenen basın toplantısında, kentsel dönüşümün yeni yol haritası olan Kentsel Dönüşüm Eylem Planı'nı kamuoyuyla paylaştı.
Tapu ve Kadastro Genel Müdürü Mehmet Zeki Adlı'nın da katıldığı basın toplantısında açıklamalar yapan Kurum, bugünün önemli bir gün olduğunu, temel ilkeleri, yerinde, gönüllü ve hızlı dönüşüm olan 8 maddelik Kentsel Dönüşüm Eylem Planı'nı paylaşmak için bir arada olunduğunu söyledi.
Kurum, göreve geldikleri günden itibaren çok kısa süre içerisinde kentsel dönüşüme dair belirli aralıklarla önemli adımlar attıklarını belirterek, bu kapsamda yürüttükleri çalışmalara ilişkin bilgi verdi.
Bu doğrultuda Antalya'da "2023'e Doğru Çevre ve Şehirciliğin Geleceği İstişare Toplantısı" gerçekleştirdiklerini, ardından "Kentsel Dönüşümde Yeni Dönem" toplantısında dönüşüme ilişkin stratejilerini açıkladıklarını hatırlatan Kurum, son olarak da her iki toplantının ve saha çalışmalarının sonuçlarına dair mevzuat değişikliklerini gerçekleştirdiklerini aktardı.
Bakan Kurum, bu süreçte pek çok kapsamlı değişikliği hayata geçirdiklerini vurgulayarak, bu çalışmaların ardından hazırlanan genelgeyi 81 ile gönderdiklerini belirterek, hem belediyelerden aldıkları kapsamlı cevaplar hem de ziyaret ettikleri 60'ın üzerindeki ilde yapmış oldukları görüşmelerin de katkısıyla kentsel dönüşüme ilişkin 5 yıllık eylem planını hazırladıklarını kaydetti.
Murat Kurum, kentsel dönüşüm seferberliğine 2012'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla başladıklarını hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Cumhurbaşkanımız o gün, 'Bedeli ne olursa olsun kentsel dönüşümü yapacağız.' sözleriyle kentsel dönüşümün önemini o gün için ortaya net bir şekilde koydu. Biz de her zaman bunu her fırsatta dile getiriyoruz, söylüyoruz; kentsel dönüşüm, depremle, terörle mücadele kadar önemlidir, hayatidir. Türkiye'nin yüzde 66'sı deprem riski altındaki alanlarda yaşıyor. Nüfusumuza baktığımızda da yüzde 71 nüfusumuz deprem riski altındaki alanlarda ikamet ediyor. Son bir asırda 6 ve üzerinde yaşadığımız 56 depremle 80 binin üzerinde vatandaşımız hayatını kaybetti. En son 17 Ağustos Marmara Depremi'nin 20. yılını geçtiğimiz günlerde geride bıraktık.
20 yıl önce yaşadığımız büyük felaket ve kaybettiğimiz canların acısı hala yüreğimizde. Yakın zamanda Kartal'da yaşadığımız acı olay, Kağıthane'de, Sarıyer'de, Avcılar'da, Bağcılar'da ve İstanbul'un değişik ilçelerinde son dönemde kentsel dönüşümün önemini bir kez daha ortaya koyacak acı hatıralar yaşadık. İstiyoruz ki bir daha bu tür hatıralar yaşamayalım, bir daha annelerimiz ağlamasın, ocaklarımıza ateş düşmesin. Kentsel dönüşümde en temel hedefimiz her şeyden önce insanımızın can ve mal güvenliğini sağlamaktır. İnşallah bunu devletimizle, belediyelerimizle, valiliklerimizle vatandaşımızla özel sektörümüzle 82 milyon vatandaşımızla hep birlikte gerçekleştireceğiz. Çünkü bu topyekun hareketi gerektiren bir eylem planıdır, bir dönüşüm seferberliğidir."
"YAPI DENETİM SİSTEMİMİZLE BUGÜNE KADAR 730 BİN BİNAMIZI DENETLEDİK"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ev sahipliğinde dün büyükşehir belediye başkanlarıyla bir araya gelindiğini anımsatan Kurum, birlikte 2023'ün Türkiye'sine dair neler yapabileceklerini istişare ettiklerini söyledi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, "Kentsel dönüşüme dair her konuda belediyelerimize kapımız sonuna kadar açıktır. Eser siyaseti anlayışıyla ortaya koyulan tüm projelere, belediyelerimize, 82 milyon vatandaşımıza her zaman destek olacağız ve projelerin yanında olacağız. Çünkü 2012'den bu yana bir seferberlik ruhuyla hayata geçirdiğimiz kentsel dönüşümle ilgili bundan sonraki süreçte de atacağımız adımlar şehirlerimizin, vatandaşlarımızın geleceği adına çok önem arz ediyor. O yüzden burada eser siyaseti yapmadan vatandaşımızın can ve mal güvenliğini koruyacak tüm projelerin Bakanlık olarak yanında olacağımızı bir kez daha ifade etmek isterim." diye konuştu.
Kurum, 2012'den bu yana yapılanlara ilişkin de bilgi vererek, şunları kaydetti:
"53 farklı ilimizde ilan ettiğimiz 281 çalışma alanımızda kentsel dönüşümü başlatmış olduk ve bu alanlarda bugüne kadar 1 milyon 166 bin bağımsız birimin dönüşümünü başlatmış olduk. Bunların bir kısmı yapıldı hak sahibi vatandaşlarımıza teslim edildi, bir kısmı inşa aşamasında. Bu çerçevede kira, taşınma yardımı, yine bu alandaki donatılarla ilgili kamulaştırma yardımları olmak üzere vatandaşlarımıza ve belediyelerimize 11 milyar Türk lirası kaynak sağlandı. Yine yapmış olduğumuz çok önemli düzenlemelerle birlikte yapı denetim sistemimizle bugüne kadar 730 bin binamızı denetledik. Bu binalarda yaklaşık 5,5 milyon bağımsız birimimiz var ve hala inşaatı süren 393 bin binanın denetimine de devam ediyoruz. Bu yapılara da baktığımızda yaklaşık 3 milyon bağımsız bölüm var. Bugüne kadar yaptığımız denetimlerle 1999 sonrası yapı denetim kanunundaki yaptığımız değişikliklerle birlikte tam 22 milyon vatandaşımızın depreme dayanıklı konutlarda güven içinde oturmasını sağlamış olduk. Devam eden inşaatlarımızı da tamamladığımızı düşünürsek eğer, nüfusumuzun yaklaşık yüzde 45'ine, bu çok önemli bir rakam, 35 milyona ulaşmış olacağız."
"EYLEM PLANINI HAZIRLARKEN 61 İLİ ZİYARET ETTİK"
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, konuşmasının bu bölümünde 5 yıl içerisinde atacakları adımları paylaşmak istediğini dile getirerek, eylem planını hazırlarken 61 ili ziyaret ettiklerini, tüm İstanbul'da belediyelerle, vatandaşlarla bir araya geldiklerini aktardı.
Eylem planını, yaşanılan sorunları yerinde tespit ederek belirledikleri 3 kriter üzerine inşa ettiklerini vurgulayan Kurum, şunları söyledi:
"Birincisi yerinde dönüşüm. Bu anlamda da hızlı dönüşümde, kentsel dönüşüm çalışmalarının kısa sürece tamamlaması için gerekli mevzuat düzenlemelerini yaptık. Biliyorsunuz Kartal'da Yeşilyurt apartmanının çökmesi sonucu 21 canımızı kaybettik. 48 gün sonra hemen orada dönüşüm sürecini başlattık ve temellerimizi attık. İnşallah inşaatlarımızı aralık ayında tamamlayıp, vatandaşlarımıza yeni yuvalarını teslim edeceğiz. İnşallah bir daha böyle acı olayları yaşamayalım ve bu dönüşümü de hızlı bir şekilde yapalım istiyoruz."
Konuşmasında, yerinde, gönüllü ve hızlı dönüşüm temel ilkeleri çerçevesinde kentsel dönüşümü 4 ana başlık altında topladıklarını ifade eden Kurum, bunların "Deprem riski altındaki yapıların ve alanların dönüşümü", "Sel ve heyelan riski altındaki alanların dönüşümü", "Tarihi kent merkezleri ve meydanların dönüşümü", "Sanayi alanlarının taşınması ve dönüşümü" olduğunu söyledi.
Kurum, 8 maddelik Kentsel Dönüşüm Eylem Planı hazırladıklarını belirterek, şunları kaydetti:
"Bu kapsamda ilk olarak Kentsel Dönüşüm Strateji Belgesi'yle kentlerin dönüşüm anayasasını oluşturacağız. 19 Şubat'ta valiliklerimize, belediyelerimize gönderdiğimiz genelge çerçevesinde belediyelerimizin kentlerine göre hazırladıkları Strateji Belgesi'ne göre dönüşüm ilke ve esaslarını belirledik. Bu sayede her bir şehrimizin kendine özgü bir dönüşüm anayasası, planı olacak."
Bakan Kurum, buna göre her kentin kendi dönüşüm alanlarının o kentin bir bölümüne değil, bütününe yönelik yapılan analizlerle belirleneceğini anlattı.
Yine o şehirde belirlenecek dönüşüm alanının şehrin kültürel ve geleneksel dokusuna uygun şekilde imar edileceğini dile getiren Kurum, dönüşümün, o kente ait risk durumu, halkın beklentisi, finansal analizleri, konut ve iş yeri ihtiyacı ve çevresel etkileri göz önünde bulundurularak yürütüleceğini söyledi.
Bakan Kurum, ayrıca kentsel dönüşüm alanlarında Bakanlık, TOKİ, İlbank, Emlak Katılım Bankası, yerel idareler, vatandaşlar ve yatırımcıların sorumluluklarını içeren "Kentsel Dönüşüm Rehberi" hazırladıklarını, bununla kentsel dönüşüm sürecini hızlandırmış olacaklarını vurguladı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, ikinci maddenin, dönüştürülmesi gereken 6,7 milyon konuttan acil, öncelikli denilen 1,5 milyon konutun dönüşümünü 5 yıl içerisinde sağlamak ve bu çerçevede 100 bini İstanbul'da olmak üzere her yıl 300 bin konutun dönüşümünü sağlamak olduğunu anlatarak, şöyle devam etti:
"Belirlediğimiz bu eylemle halihazırda dönüştürülmesi gereken bu konutlarımızı da 5 yıl içerisinde dönüştürmüş olacağız. Bu dönüşümde de hızlı bir şekilde vatandaşlarımıza inşallah sağlam, güvenli konutlarını en kısa zamanda teslim etmiş olacağız. Bugüne kadar 152 bin konutumuzun ihalesini yaptık, 115 bin konutumuzu da tamamlayarak, hak sahiplerine teslim ettik. 2023'e kadar bilhassa Bakanlığımız, Toplu Konut İdaresi Başkanlığımız eliyle de bu 300 bin konutun en az yüzde 10 ila 15'ini her yıl yapacağız. Yani 30 ila 50 bin konutun her yıl biz Bakanlık olarak dönüşümünü belediyelerimizle birlikte yapıyor olacağız. 5 yılda da inşallah biz de bu sürece 200-250 bin konutla katkı sağlamış olacağız."
Bu süreçte halihazırda Üsküdar'da bin 849'u, Esenler'de toplamda 60 bin rezerv konutu yapacakları ve ilk etapta yıl sonuna kadar 8 bin konutu başlatacakları önemli bir süreci yürüttüklerini dile getiren Kurum, Gaziosmanpaşa'da yıl sonuna kadar 4 bin 750 konutun ihalesini ve projesini yürüttüklerini anlattı.
Kurum, Kağıthane'de kendiliğinden yıkılan binanın bulunduğu alanda riskli alan ilanı yaptıklarını ve o bölgenin tamamının yıkımını gerçekleştirdiklerini ve yıl sonuna kadar da 850 konutu inşa edeceklerini, Zeytinburnu'nda askeri lojmanlar olarak bilinen alana ilişkin de önemli bir karar aldıklarını ve 700-750 konut inşa etmek suretiyle kentsel dönüşüm sürecini başlatacaklarını, yine aynı bölgede yaklaşık 50 bin metrekarelik de millet bahçesi yapacaklarını söyledi.
Bağcılar'da bin 15 konut yapacaklarını, Güngören'de kentsel dönüşüm sürecinde önemli adımlar atacaklarını dile getiren Kurum, atacakları her adımda da yerinde, hızlı, gönüllü dönüşüm sürecini yürütmek suretiyle bu süreci yöneteceklerini ifade etti.
Kurum, "Bugün itibarıyla bakıldığında yıl içerisinde temeli atılan konutlarla birlikte 25 bini İstanbul'da olmak üzere tüm Türkiye'de 65 bin konutluk kentsel dönüşüm sürecini şu an itibarıyla başlatmış oluyoruz." diye konuştu.
"81 İLDE İMARA, MEVZUATA AYKIRI NE KADAR KAÇAK YAPI VARSA YIKILACAK"
Üçüncü başlığın da "Taşkın, heyelan ve sel riski taşıyan alanlardaki yapıların taşınması" olduğunu aktaran Kurum, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"1923-2016 yılları arasında ülkemizde meydana gelen afetler incelendiğinde, can kayıplarının yüzde 90'ı depremlerden kaynaklanıyor. Kalan yüzde 10'u ise heyelan, seller, taşkınlar sebebiyle meydana gelmekte. Bilhassa 2018 ve 2019 yıllarında yaşadığımız seller ve heyelanlar maalesef bu oranı çok daha yukarıya taşımaktadır.
Bunun başlıca sebebi, iklim değişikliğine bağlı yağış artışı ve dere yataklarındaki sağlıksız yapılaşmalardır. Bildiğiniz üzere, 12 Temmuz'da da Karadeniz Bölgesi için İklim Değişikliği Eylem Planı'nı açıkladık. Bu çerçevede öncelikle dere güzergahı içerisinde kalan taşkın ve sel riski altındaki yapıları belirledik. O bölgede 15 bin yeni konut yapma kararı aldık ve vatandaşlarımızı da süreç içerisinde dere güzergahındaki sel ve taşkınlardan kaynaklanan can ve mal kayıplarını engellemek adına da bu dönüşüm sürecini başlatacağız. Akabinde de 7 bölgemizde iklim değişikliğiyle ilgili eylem sürecini devam ettiriyor olacağız."
Bakan Kurum, dördüncü başlığın "Tarihi kent merkezleri ve meydanların, ihya ve sağlıklaştırma çalışmalarıyla yenilenerek tarihi hüviyetine kavuşturulması" maddesi olduğunu belirterek, aynı şekilde doğal ve kültürel alanların, yayla, köy ve kıyılardaki yapılaşmaya müsaade edilmeyeceğini, koruma amaçlı plan ve projelerin bu anlamda tamamlanacağını ve o tarihi güzelliklerin, kent merkezlerinin dönüşümünün hep birlikte yapılacağını söyledi.
Bu bölgelerdeki ticareti artırmak, turizmi geliştirmek, cazibe alanları oluşturmak için de canla başla çalıştıklarını anlatan Kurum, "Bugün ülkemize baktığımızda yüzlerce tarihi kent merkezimiz var. Bu alanlarımızın tamamında da belediyelerimizle iş birliği yaparak sokak sağlıklaştırma, cephe yenileme, çevre düzenlemesi gibi faaliyetlerimizi, birçok projeyi hayata geçiriyoruz. Bu projelerin sayısını da artırıyor olacağız." diye konuştu.
Kurum, bu kapsamda Ankara Hergelen Meydanı Projesi'ne ilişkin bilgi vererek, "O alanda da o tarihi yapıların korunması ve kale güzergahına kadar riskli alanların dönüştürülmesi sürecini başlatacağız." ifadelerini kullandı.
İstanbul Fatih'te önemli bir süreç yapacaklarını, tarihi yarımadada yönelinmesi gereken alanların dönüşümünü Fatih Belediyesi ile birlikte yapacaklarını aktaran Kurum, Konya Mevlana Meydanı, Niğde Kaleiçi, Erzurum Hacı Cuma, Kastamonu Nasrullah Cami ve çevresi, Afyon Mısri Çarşı, Kayseri Kaleiçi gibi son derece önemli projelerle çalışmalara başladıklarını, Diyarbakır, Tokat, Amasya ve Giresun'da da çalışmaların devam ettiğini, bu bölgelerde bulunan birçok yapıyı yenilediklerini kaydetti.
Bakan Kurum, dönüşüm çalışmalarıyla tarihi merkezleri canlandırmanın yanında tabiat varlıklarını da koruduklarını, oralardaki kaçak yapılaşmayla mücadele ettiklerini, dönüşüm çalışmalarını da gerçekleştirdiklerini, yaylalarda, koylarda, kıyılarda koruma amaçlı plan ve projeleri tamamlayarak buralardaki süreci yöneteceklerini dile getirerek, şunları aktardı:
"Tıpkı Bodrum'da, Ayder'de, Uzungöl'de olduğu gibi kaçak yapılaşmaya hiçbir şart altında müsaade etmiyoruz, etmeyeceğiz. Bodrum'daki kaçak yapılara ilişkin tespitlerimizi yaptık ve ilgililerine bildirdik. Bu ay sona kadar kendilerine süre verdik. Bizim tespit ettiğimiz imara, plana, mevzuata aykırı yapılaşmaların ay sonuna kadar yıkılması, yıkılmaması halinde de Bakanlık olarak re'sen yıkacağımızı kendilerine bildirdik. Bu sürecin tamamlanmasını bekliyoruz."
Bu kapsamda gerçekleştirilen çalışmaları da hatırlatan Kurum, "81 ilde mevzuata aykırı yapıların yıkımını etaplar halinde gerçekleştireceğiz. İstanbul'da da bu süreçte hem valilik hem de belediyeler çok önemli bir süreci yürütüyorlar." dedi.
Kurum, İstanbul Valiliğinin İstanbul Boğazı'nda tespit ettiği yapılara ilişkin çalışmaları yürüttüğünü, belediyelerin de ilçe sınırları içerisindeki kaçak yapılara ilişkin çalışmaları sürdürdüğünü anlattı.
"ŞEHİR MERKEZLERİNDEKİ KÖHNELEŞMİŞ SANAYİ ALANLARI DÖNÜŞTÜRÜLECEK"
Beşinci maddenin de "Şehir merkezlerindeki köhneleşmiş, çöküntü alanı haline gelmiş sanayi alanlarını dönüştürmek" olduğunu ifade eden Kurum, esnafın ihtiyaçlarını karşılayamayacak duruma gelen sanayi alanlarını kent merkezlerinin dışına çıkaracaklarını söyledi.
Kurum, "Böylelikle bu alanları vatandaşlarımızın kullanımına açmak suretiyle hem sanayi alanlarını dönüştürmüş hem de esnafımızın, vatandaşımızın yüzünü güldürecek projeleri hayata geçirmiş olacağız. Bu kapsamda, öncelikli olarak başta İstanbul, Kayseri, Kocaeli ve Konya olmak üzere 10 bin bağımsız bölümü üretmek için çalışmalarımızı başladık." dedi.
Halihazırda İstanbul Arnavutköy'de, Konya Karatay'da, Kocaeli Dilovası'nda ve Aksaray küçük sanayi sitesinde planlama, ihale ve inşa süreçlerinin de devam ettiğini belirten Kurum, 5 yılda sanayi alanlarına yönelik bu çalışmaları tüm şehirlere yaymış olacaklarını söyledi.
Bakan Kurum, eylem planında altıncı maddenin "Yeni hibe, teşvik ve kredi imkanlarıyla kentsel dönüşümde finansman desteği sağlama" maddesi olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"İller Bankamız bu anlamda altyapı hizmetlerinin sağlanması amacıyla gerek teknik gerekse kaynak desteğini daha da artıracak. Yeni dönemde İller Bankamız belediyelerimize 4 milyar liralık dönüşüm kredisi sağlayacak. Bu kredimizde sadece 4 milyar lira kaynak aktarmayacağız, yüzde 50'ye kadar da kredi finansmanında hibe desteği sağlayacağız. O anlamda Kentsel Dönüşüm Strateji Belgesi'ne uygun, yerinde, hızlı, gönüllü dönüşüm, vatandaşımızla beraber dönüşüm projelerinde bize başvurması halinde bu projelere de destek olacağımızı ifade etmek isterdim. Bunun yanında yeniden hizmete açtığımız Emlak Katılım Bankası, ulusal ve uluslararası düzeyde finans kaynaklarının tespitinde önemli bir noktaya geldi. Emlak Katılım Bankamızın kentsel dönüşüm sürecine ve taraflarına finans desteği sağlayacak ve bu noktada konut satışını hızlandıracak birçok adımı da hep birlikte atmış olacağız. Bundan böyle dönüşüm alanlarında üretilecek yapılarda enerji verimliliği ne kadar fazla ise belirli bir oranda hibe vereceğiz veya kredi sağlayacağız. Böylelikle enerji verimliliğini esas alan projelerin sayısını artıracağız, ekonomimize bu anlamda da katkı sağlamış olacağız. Tüm bunlara dair de yine projelerimizi yürütüyoruz."
Dönüşüme giren yapıların sıfır atık projesine uygun şekilde inşa edilmesini sağlayacak düzenlemeleri de hayata geçirdiklerini vurgulayan Kurum, çevre karnesi yüksek projelere de ayrı destekler sağlayacaklarını söyledi.
"MEDENİYET TEMELLİ BİR ŞEHİR DERDİMİZ VAR"
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, yedinci maddenin "Dönüşüme tabi tutulacak alanlarda imar planlarıyla mülkiyet problemlerinin çözülmesi", sekizinci maddenin "İmar barışından faydalanan vatandaşlarımızın yapılarını güçlendirebilmeleri için mevzuat çalışması yapılması" olduğunu aktardı.
Vatandaşların oturdukları yapıları deprem riskine karşı güçlendirebilmelerini sağlayacaklarını belirten Kurum, tespit edilen yapıların, Yapı Kayıt Belgesi almak koşulu ile imar kanunundaki kısıtlamalara tabi olmaksızın mevcut yapı alanlarında herhangi bir ilave artış ve kullanım kararı değişikliği meydana getirmeden güçlendirme ruhsatı alabileceklerini, bu çerçevede her yıl 50 bin konutun güçlendirilerek kullanılabileceğini söyledi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Medeniyet temelli bir şehir derdimiz var, bu derde sahip olamayanların idrak edemeyecekleri bir davamız var, şehir davamız var. Ahmet Hamdi Tanpınar'ın veciz ifadesiyle, 'Ecdadımız inşa etmiyor, ibadet ediyorlardı.' Biz de üstadın bu cümleyle ifade ettiği sorumluluk bilinciyle hareket ediyoruz. Bu ülkenin, bu şehirlerin inşasına ve imarına ibadet gibi bakıyor, tüm ekibimizle birlikte ülkemizin her noktasında gece gündüz hizmet ediyor ve vatandaşımızın yaşam kalitesini yükseltecek projeleri hayata geçirmeye gayret ediyoruz. Kentsel dönüşümü vatandaşların tam katılımı ve rızasıyla tamamlanmış, teknik altyapısı, sosyal donatıları, tarihi ve kültürel anlamda çok daha canlı ve zengin, dünyanın diğer şehirleriyle yarışan 'Marka Şehirler' haline getirecek bu projeleri hep birlikte yapacağız. İnşallah Kentsel Dönüşüm Eylem Planımız, hedefimize giden yolu açacak, çok daha hızlı hale getirecek, milletimizin geleceğe daha güvenle bakmasını sağlayacak."